KÖPÜK KÖPÜK,KIYILARA UZANMAK

(KARADENİZ'İN EFSANE EMEKÇİSİ TARI VAPURU)

Bir başka güzeldir köpük köpük dalgaları devirerek yol almak karadenizde.
az önce sancak tarafından,sana kafa tutan o coşkun dalgalar,kıç tarafında adeta masum bir çocuğa dönüşür,payını almışçasına,sessizce geride kalır.akar akar gider
Karadenizde yol almak böyledir işte.Heyecanlı,Romantik Ve Soyut kavramların zihinde somutlaştığı bir tadla resimlenir gözlerde.takip edilen her kıyı her liman bir şeylerden ip uçları ile bezeli süslü zihin
canlandırmaları ile güzelleşir ne kadar iyi hayal gücüne sahipseniz bir o kadar daha keyifli ve lezzetli olur.



İstanbul'dan Karadeniz'e deniz yolu ile seyahat edildiği yıllardan bahsediyoruz.Karadeniz'de,20 yüzyıl sonu 21 yüzyıl ortalarına kadar şüphesiz en popüler ulaşım araçlarından biride gemilerdi.
İstanbul'dan Taa Batum'a Kadar uzanan bu keyifli macera her limanda bir kaç günlük konaklamalarla daha da heyecan verici bir zevk'e dönüşüyordu.
Henüz ekspress seferler yapmayan denizcilik işletmeleri nerdeyse seyahat adı altında bu kültür turizmine ön ayak olarak önemli bir misyonu üstlenmekteydi.
Bahsettiğimiz Yıllar 1800'ler ile 1950'ler arası.İstanbul Sirkeci'den Yola Çıkan,Yükü kargo ve İnsan olan Gemiler Yüzyılı Aşkın Süre Karadenizde Karşılıklı seferler yaparak bu ulaşımı kullanmak isteyen yerli ve yabancı turistlerin ihtiyaçlarına cevap vermiştir.


Tarihte Önemli şahsiyetlerinde çeşitli amaçlarla kullandığı bu seyahat alternatifi bir çok yazarın kaleminden satırlara dökülen mısralarda görülmektedir.
Ünlü bilim adamı,gezgin ve arkeolog olan Jacques Philippe Fallmerayer'ın Trabzon Seyahatinde kalem'e Aldığı notlar arasında,Sinop,Giresun,Ve Trabzon Limanlarından Şehre Bakışa,Kitabında Adeta Allahın Sanat eserleri diye bahsetmektedir kusursuz vurgular yapmaktan çekinmeyen Fallmerayer.Deniz yolu ile yaptığı seyahatindeki tespitlerini de aynı şekilde okuyucuya aktarmaktadır.
Trabzon Limanına inişindeki o coşku,boztepeyi limandan uzun uzun süzdükten sonra Mitranın heykeline güverteden dikkat kesilişi ve seyahat ettiği gemiden her limanı keyifli keyifli izleyişine notlarında bolca yer vermektedir.

Tarihte,Karadenizde Karşılıklı Seferler yapan gemilerden biride tarı vapurudur.Tarı vapuru bahsettiğimiz gibi birçok yerli yabancı yolcuyu yıllarca karadeniz limanlarına taşımış bir gemidir.Hatta''The Towers of Trebizond''TRABZON KULELERİ' adlı kitabın İngiliz yazarı Rose Macaulay, kitabında yolculuk anıları adı altında tarı vapurundan kısım kısım bahsetmektedir.Tarı Vapuruna ait bilgiler maalesef günümüze kadar ulaşamamış, 1947 yılında geçirdiği bir yangından sonra tamamı ile kullanılamayacak bir hale gelip  1950 li yıllarda kızağa alınıp jilet yapılmak için giresun ve trabzon bölge komutanlıklarına Satıldığı yönünde bilinmektedir.

TARI Vapuru,Kimbilir hizmet ettiği yıllarda kaç bin yolcu taşımış ve taşıdığı kişilerin,yolculuk anılarına nasıl izler bırakmıştır.TARI Vapuru KARADENİZ'de taşımacılık yapan 10'larca Vapur'dan sadece bir tanesidir.SAMSUN,CUMHURİYET,AKSU Vapuraları da yine aynı yıllarda KARADENİZ'de Seyahat ve taşımacılık yapan diğer vapurlardır.Ve hepsinin ortak noktası bir zamanlar Karadeniz'de gelin gibi salına salına gezdikleri,her limanı düdükleri ile şenlendirdikleri ve adlarına türküler yakılarak hayranlıkla hatırlanıp sevilmiş olmalarıdır.

Bugün ve Her zaman hatırlanacak olan emektar vapurlarımız ve gemilerimiz tarihin hep en saygın yerinde kalacak birer kahramandırlar.
Gözlerimizi ufuk çizgisine dikip bir kez daha hayal edelim onlar hep oradan aynı rotadan geçiyorlar silik dumanları uzaktan duyulan düdük sesi ile...

Yazar: Fatih ÖZTÜRK.

Tarı Vapurunun Yangından Hemen Sonra Çekilmiş Fotoğrafı (Fotoğraf Gittigidiyor'dan Alınmıştır)

Tarı Vapurunun Karadeniz Yolcuları Güvertede Görülmekte