3 Haziran 2014 Salı

YEŞİL'E BETON ATMAK.

Şehrin Mimari Değişimi üzerine Bir Fikir Yazısı


80 li yılların ortalarında Trabzon,İlçe ve çevre beldelerinde modern yapılaşma önemli bir ivme kazanmıştı.Şehirde,Modern yapıların sayıları gün geçtikçe artarken plansız yapılaşmanın getirileri,şehrin silüetini de iyiden iyiye bozmaya başlayan önemli bir etkendi.(Modern şehir Planlamaları tüm dünyada coğrafi ve tarihsel dokunun bozulmadan uygulandığı tekniklerle icra edilmektedir) kontrolsüz yapılaşmanın izleri 90'ların başında kimi zaman otobüs firmalarının manzaralı takvim yaprakların'da görünürken,kimi zaman da reklam posterlerinde büyükbaş hayvanların otladığı  verimli bir yeşil'in hemen yanıbaşında fark edilen bir detay olarak belirmeye başlamıştı.Şehrin modernizasyonu adı altında yürütülen bu imar çalışmaları plansız yapıların çoğalmasına önemli bir etkendir.Trabzon ve çevre beldelerde birer ikişer türeyen bu beton yapılaşmalar Yerel motifler taşıyan Trabzon evleri'nin doğa ile içiçe olan normları'nın da bozulmasına ve zamanla nefes alamayan bir hale gelmesinde önemli bir etken olurken,Artan Arz talep doğrultusunda eski köy evlerinin komşusu olan bu müstakil beton yapılar ilginç bir biçimde
taşra hayatına alışık olan bir toplum tarafından'da en çok tercih edilen ve kolaylıkla benimsenen yapılar olmaya başlamıştı.Köy evleri'nin hızlıca beton yapılara yenilmeye başladığı 90'ların başı Trabzon'un sahil ve tepelerinin grileşmeye başladığı yıllar olarak bilinir.

                                                             Foto messynessychic.com

Bir başka yandan,Trabzon'un Akçaabat İlçesine Bağlı Akçakale Beldesi'de Bu coğrafi ve Tarihsel erezyon'dan kısmen de olsa nasibini almış,Konumu ve coğrafi dokusu anlamında önemli bir doğal liman beldesidir.Akçakale'de 80'lerin sonunda ve 90 ların başında sahil'e yakın olan bir çok nokta'da yapılan temel çalışmaları'nda ortaya çıkan tarihi objeler(çanak,çömlek ve madeni paralar) kontrolsüz çalışmalar neticesinde işçiler tarafından ya denize atılmış ve yahut üzerleri toprakla örtülerek bugün maalesef kaybolmuş ve korunamamıştır.Modernleşme adı altında ilerleyen bu kontrolsüz yapılaşma,Trabzon ve çevre beldelerin Tarihine önemli bir ölçüde darbe vuran bir etkendir.Ayrıca 1960 ların ortalarında sahil otoyolu için istimlak edilen kıyılar,tarihi ve doğal açıdan bir başka yıkım tablosunu gözler önüne sermektedir.Bunun en canlı örneği ise Akçakale ve Mersin Şehitlikleri'nin plansız bir biçimde tahrip edilmesi ve sahil otoyol'unun altında kalmasıdır.Yanlış planlamalar ve beton sevdamıza feda ettiğimiz bu tarihi yapılara biraz örnek vermek gerekirse,Trabzon sahillerinin hemen her noktasında geçtiğimiz yüzyılda çokca kişi tarafından bilinen,Tarihi dere köprüleri,çeşmeler,mescitler,su kemerleri ve Tarihi kıyı evlerini örnek olarak  gösterbiliriz.

Fatih ÖZTÜRK 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YORUM YAPMAK İÇİN,ÖNCELİKLE AŞAĞIDAKİ YORUMLAMA BİÇİMİ SEKMESİNDEN ANONİM'i TIKLAYINIZ.